Eğitim ve öğretim, yediden yetmişe her kesimi ilgilendiren, bir o kadar da etkileyen önemli bir unsurdur. Her yeni dönem, her yeni yapılanma tekrar tekrar gözden geçirilmeli, gerekli hazırlıklar yapılarak bu yeni döneme iyi bir başlangıçla girilmelidir. İlk haftalarda eğitim öğretimin bütünü göz önünde bulundurularak hem zihinsel hem de gerçekçi senaryolar üretilmesi ve bu doğrultuda gerekli altyapının hazırlanması da oldukça önemlidir. Bu süreci hayatımızın akışı içerisinde değerlendirerek hayat planlamasıyla birlikte ailede zaman ve etkinlik yönetimini de yeniden düzenlenmelidir.

 

Uzun geçen bir yaz tatilinin ardından birdenbire açılan eğitim sezonuyla birlikte eğitimciler, öğrenciler ve aileler kendilerini eğitim öğretim yoğunluğu içerisinde bulmaktadırlar. Eğer gereken planlamalar yapılmaz ve zihinsel hazırlıklar tamamlanmaz ise ilk bir ay bizlerin kontrolü dışında geçebilir. Adapte olma süreci ile hızlıca geçen bu dönemin ardından ödevler, birinci yazılılar, sözlüler derken eğitim öğretim yılı bizlerin istemediği şekilde başlayıp hız alabilir.

 

 

Bu soruya birlikte cevap arayalım. Velilerden ‘İşte biz tüm hazırlığımızı yaptık, kitapları devlet veriyor, defterleri aldık, çanta hazır, kalem hazır daha ne olsun...’ cevaplarını duyuyor gibiyim. Meseleyi fiziksel hazırlık boyutunda düşündüğümüzde evet bütün bu hazırlık süreci yeterli görünebilir. Başka ne tür hazırlıklarında yapılması gerekiyor? diye düşündüğümüzde ise;

 

 

Evde eğitim adına tüm bireyler öğrencileri motive etme bağlamında destekliyorlar mı?

Aile bireyleri eğitim adına evde bulunan öğrencilerin moral ve motivasyonlarını yüksek tutma adına okullu olmanın önemini aynı tonda ve aynı ciddiyetle ele alıyorlar mı?

Soruları ile meseleye bir bakış açısı kazandırabiliriz.

 

Öğrencilerin, ailelerinden aldıkları moral ve motivasyonla işlerine sıkıca sarılacaklarından yana  hiç şüphemiz yoktur. Bu motivasyonu anlamlı hâle getirmek için bu hafta içinde ailelerin, eğitim gündemli bir aile toplantısı yapmalarını tavsiye ediyoruz. Bu toplantıda bütün aile bireylerinin günlük akışları gözden geçirilerek her bir aile bireyinin hayatının eğitim hayatı ile entegrasyonu sağlanacaktır. Ve bir aile zaman yönetimi çizelgesi çıkarılabilecektir. Bu çalışmalar doğrultusunda eğitim sürecine giren öğrenciler okula daha fazla önem verecek, buna paralel olarak, zihinsel hazırlıklarını yapacaklardır.

 

 

 

Ailelerin; hayatı bir bütün olarak ele almaları ve bu çerçevede eğitimi, sosyal hayatı, dinlenmeyi, maddi ve manevi tüm ihtiyaçları zaman yönetimi başlığı altında değerlendirmeleri gerekmektedir. Önce o aile için önemli olan direkleri belirleyip dikmek gerekmektedir. Sonrasında ise planlama bu temel unsurlar etrafında yapılmalıdır.

 

Sabah kalkış ve akşam yatış saatleri belirlenmeli, birlikte yemek yenilecek saatler ele alınmalıdır. Hangi yaş grubunda olursa olsun öğrencilerin ve çalışanların güne kahvaltı yaparak başlamaları hem sağlık hem de günlük verim açısından çok önemlidir. Yapılan araştırmalar, kahvaltı yapan öğrencinin öğrenme/konsantrasyon gücü, kahvaltı yapmayana göre çok daha yüksek olduğunu göstermektedir. Güne bütün aile bireylerinin birlikte olduğu bir kahvaltı ile başlamak bireylerin günlük iş akışları konusunda birbirlerini bilgilendirmelerine de zemin hazırlayacaktır. Ayrıca her bir aile ferdi birbirlerinin güne dair psikolojik hazır bulunuşluğunu da gözlemleyecektir.

 

Aile bireylerinin; güne iyi başlangıç yapmaları kadar o günü iyi bir şekilde sonlandırmaları da önemlidir. Akşamları, planlamış aile saati birlikte yenilmiş akşam yemeği, günün kısa bir değerlendirmesi ile başlamalı, aile saati, ders çalışma saati ve uyuma saati ile tamamlanmalıdır.

 

Ailede bulunan yetişkin bireyler, özellikle anne babalar, söylediklerini kendilerinin de uygulamalarının çok önemli olduğunu unutmamalıdırlar. Anlatarak ve nasihat vererek değil; uygulayarak örnek olmalıdırlar “Kulaklar duymaktan usandı, gözlerin görmesi lazım.” sözü ne de güzel özetlemektedir. Çünkü örnek olmak, anlatmakla taçlandırılır. Aileler, ‘Oğlum, kahvaltını yapmadan gitme!’ demek yerine birlikte kahvaltı yapmaya çalışmalı, ‘Akşam yemeğinde evde ol.’ demek yerine masada bulunmalı, ‘Annene masayı toplamasında yardımcı ol.’ derken aynı zamanda kendi tabaklarını kaldırmalı, dağınık bir çocuk odası istenmiyorsa, eşler birbirlerine ev işlerinde yardımcı olmalıdır. Bu hem zaman hem de mekân disiplini ve yönetimi adına çok önemlidir.

 

İyi bir ilişki, zaman ve mekân yönetimini sağlayabilmek için eğitim öncelikli kurgulamış bir aile toplantısı yapıldıktan sonra ders çalışma saatleri, dinlenme ve birlikte eğlenme saatleri (aile saati) kurgulanmalıdır. Aile olmanın güzel yanları ortaya konularak oluşturulan bir yaşam tarzı oluşturulduktan sonra öğrencilerden başarı beklenmelidir.

 

 

Yukarıda genel geçer gerçeklerden bahsetmiş olmakla birlikte öğrencilerin kendi kişilik özellikleri dikkate alınarak çocuklara özel bir planlama yapılması ve bireye özel çözümler olması da genel çözüm ve planlamalar kapsamında ele alınmalıdır. Ailedeki öğrencilerin sınıf özellikleri, öğrenme tarzları, zekâ türleri ve karakteristik özellikleri dikkate alınarak bir aile yönetimi planlaması yapılmalıdır. Burada gerek görülürse uzmanlardan destek alınmalı, aile yapıları ve yaşama tarzı buna uygun olarak yeniden dizayn edilmelidir.

 

Aileler, öğrencilerin başarılarında önemli etkenlerden biridir. Bu yaklaşımla hareket edilirse okulun yaşantısına ek olarak destek faaliyetleriyle hem sosyal hayatta hem de eğitim hayatında başarılı bireyler yetiştirilmesine katkıda bulunulmuş olacaktır. Eğitim öğretim sürecinde aileler okulla iş birliği yaparlarsa sonradan “Ah keşke şunu da yapsaydım!..” demezler.

 

Yeni eğitim öğretim döneminde ailelere ve eğitim kurumlarına başarılar diler, her iki kuruma (aile ve eğitim), eğitimde güç ve planlama birliğini tavsiye ederim.

 

Dr. Abdulrezzak ÇİL

R&M Danışmanlık Kurucu ve Yöneticisi

Psikolojik Danışman ve Rehberlik Uzmanı

Yönetim Danışmanı ve Yönetici Koçu